Balaur bondoc (anlamı: bodur ejderha) Geç Kretase Romanya'sında 70 milyon yıl önce yaşayan teropod dinozor türüdür.1 Avrupa Geç Kretase çağında adalar topluluğuydu ve bu ekosistemlerde pek çok otçul dinozor bulunsa da bu dönemin etçilleri bir esrar perdesi altında kalmıştı. Balaurkeşfedilince, işte bu ekosistemdeki yırtıcıların ilk belirtisi olarak değerlendirilmiştir.2
Dinozorun cins adı Rumen folklöründen mitik bir ejderha olan Balaur'dan gelmektedir ve tür adı da ilgili canlının yakın akrabalarından farklılaşan sıkı (çetin) vücut yapısına atıfta bulunmaktadır.3 Bondoc tür adı Türkçeden gelmektedir, dinozorun kâşifleri küçük top anlamına gelen bunduk sözcüğünü uygun görmüşlerdir.
Bu dinozorun keşfi 1997'de Dan Grigorescu tarafından gerçekleştirildi, sadece ön kolun 6 elemanından oluşan bu fosil numune yanlış olarak değerlendirilip Oviraptorosaurian bir dinozor olarak düşünülmüştür.4 2009'da Geç Kretase yaşlı Sebeş Oluşumunda Transylvanian Museum Society'den Matyas Vremir5 tarafından ilk parçalı iskelet bulunmuştur. Daha sonra Vremir gerekli çözümlemeleri yapması için fosili Budapeşte Üniversitesi'nden Zoltán Csiki'ye göndermiştir. Sebeş Oluşumu Erken ve Orta Maastrichtian yaşlı kızıl taşkın ovası çökellerinden (çamur taşı) çıkarılmıştır.6
Yaklaşık olarak boyutları yakın akrabası Velociraptor kadardı, 2 metre uzunluğa sahipti. Balaur fazla büyümüş pençeler taşıyan ilk 2 ayak parmağına sahiptir. Bacakları ve ayakları bodur olan Balaurun metatarsalı uzunluğu genişliğinin sadece 2 katıdır ve kalça kemiğine büyük kasların bağlanma yeri vardır7, bunların ışığında hızdan çok güce yönelik bir vücut planı olduğu düşünülmektedir. Csiki'ye göre ada yaşamlı canlılara has garip bir vücut yapısına sahip olarak tanımlanmıştır. Balaur'un iskeleti üstünde kemiklerin kaynaştığı görülmektedir; özellikle kalça kemiği birleşme gösterir, bilek kemikleri ve metacarpal tek bir carpometacarpus'ta kaynaşmıştır. Tibia, baldır kemiği ve üst eklem kemikleri tibiotarsus kemiğine kaynaşmıştır. Ayak kemiği ve alt bilek kemiği de tarsometatarsusa kaynaşıktır.8
Balaur'un filogenetik olarak Dromaeosauridae üyesi olduğu düşünülüyordu ve Velociraptor gibi cinslerin yakın akrabası olarak dinozor soy ağacında yerini almıştı. Özellikle Csiki ve sonra Brusatte'ın çalışmalarında bu görüşler savunulmuştur. Sertleşmiş göğüs kemiği levhası ayrıktır, kürek kemiği ve korakoid ise birleşmiştir. S biçimli humerus, deltopectoral tepeliğin ucunda alt yüzeyde derin oluklarla işaretlenmiştir. Bu özellikler Velociraptor gibi Dromaeosauridlerde de vardır.9
Darren Naish’in savunduğu diğer görüşse Balaur'un uçamayan bir kuş olduğu yönündedir, bu görüşü savunanlara göre yukarıda sayılan anatomik özellikler (kaynaşık kemikler, ellerinde 2 parmak bulunması, pubis kemiklerinin arkaya eğik olması) onu Avialae yani modern kuşları da içeren ailenin bir üyesi yapıyor. Önceki çalışmalarda ilgili özellikler bir dromaeosaur için garip bulunuyor, ama bunun nedeni olarak adalardaki evrimsel izolasyon gösteriliyordu (Csiki et al. 2010, Brusatte et al. 2013). Aslında Balaur’un uçamayan bir kuş olarak sınıflandırılması Godefroit tarafından 2013’te ilk olarak ifade edilmiştir.10
Jeolojik zamanda Geç Kretase Avrupa’sı bir adalar topluluğudur ve komşu kıtalardan (Afrika, Asya ve Amerika) izole bir haldedir, bu nedenle bünyesinde bulundurduğu dinozorlar, komşu kıtalardaki kuzenlerinden evrimsel olarak belli farklılıklar gösterirler. Özellikle cüce sauropodlar ve ufak ördek gagalılar, fenotipe yansıyan ada etkisine örnektir. Tüm bunların yanında Geç Kretase Avrupa’sında fosil kayıtlarında otçulların görece bir çeşitliliği varken, etçiller fosil kayıtlarında yoktur. Balaur’un bu fosil boşluğunu doldurduğu düşünülmektedir.1112
Csiki ve arkadaşlarına göre Balaur etçil bir dinozordu, ancak yakın akraba olarak görüldüğü Velociraptor’dan farklı olarak avını kovalayıp kollarıyla kavramıyordu. Güçlü yapılı vücuduyla ve kaynaşmış kemikleriyle güçlü bacaklarını ve ayak pençelerini kullanarak bir kickboksçu13 gibi avını darp ediyor ve yakalıyordu. Ellerinde 2 parmak bulunduğu için ellerini avlanırken kullanmadığı düşünülmektedir.14
Bir diğer görüşe göre otçul veya hepçil olduğu savunulmaktadır, pubis kemiğinin arkaya dönük olması, talon pençesinin Dromaeosauridlere göre daha az kıvrık olması ve tıknaz ayaklara sahip oluşunun etçil iddialarını desteklemediği ve çene kemiği de bulunmadığı için Balaur’un diyetinin hepçil ve otçul olabileceği düşünülmektedir. Üstelik uçamayan bir kuş olarak filogenetik ağaçta yerleştirildiğinde yakın akrabası kuşların da hepçil veya otçul olduğu görülmüştür.15
Orijinal kaynak: balaur bondoc. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page